Değerli meslektaşlarım;

Dünyada oluşan salgın nedeni ile sıkıntılı bir süreçten sonra eski hayatımıza yani normale dönüşler başladı.

Yaşanan kısıtlamalara doğa açısından da bakarsak üç aylık bir süreçte doğa kendini hiç bu kadar mutlu hissetmemiştir.

Doğanın kendini yenilediğini ve dengelediğini düşünüyorum.

Havanın kalitesi ve görüş mesafesinin daha net olduğunu gördük.

Hayvanların sokaklara ve ormanlara hakim olduğunu, insanların olmadığı yerde kendilerini daha güvende hissettiklerine şahit olduk.

Mesleğimiz açısından da bakarsak, pandemi döneminde sokağa çıkma kısıtlamaları hariç hemen hemen hizmetimiz hiç durmadı.

Pandemi sürecinden çok daha kazançlı çıkabilirdik. Fakat bizler bu dönemde birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmemiz gerekirken, maalesef dağınık bir görüntü sergiledik ve ülke genelinde de iyi organize olamayınca mevcut sonuçlara katlanmak zorunda kaldık.

Hizmet sektöründe faaliyet gösteren, diğer esnafın haline bakıp buna da şükür deyip tav olduk.

Mesleğimiz ve sektörümüzün çıkarları adına, yaşadıklarımızdan dersimizi çıkarırsak, bir arada ve hep birlikte hareket edersek. Organize olmanın getirisini yaşayacağımız günleri de göreceğiz inşallah.

Birbirimiz ile olan diyaloglarımızda aracı kullanmadan ilerlersek bunun çok daha hızlı olacağı inancındayım.

PHTYD Başkanı Özkarakaşoğlu sağlık sorunları nedeni ile Başkanlık ve Yönetim Kurulu üyeliğinden ayrıldı. Yeniden görevlendirme sonucu yeni Başkan Abdullah Baykal oldu.

Eski başkana sağlıklı günler dileriz.

Yeni Başkan Abdullah Baykal ve Yönetim Kuruluna başarılar dileriz.

Arkadaşlarımızdan daha dinamik ve organize olabilen bir yönetim anlayışı bekliyoruz.

Çünkü bu dinamizmi onlarda görüyoruz.

Beklentimiz, PHTYD nin ilk dönemlerindeki ivme ve başarısını yakalamasıdır.

Sosyal medyadan beslenen değil, gerçek hayatta olması ve yapılması gerekenleri yapmasıdır.

Kavgadan, gürültüden uzak, kendi projelerine odaklanmış, esnaf için yeni bir haber veya bir müjde verebilen bir yönetim anlayışı bekliyoruz.

Yolunuz açık olsun.

Köyün birinde çekişme varmış.

Kavgalılar birbirleriyle artık her şeyi ayırmışlar. Öyle bir hale gelmiş ki, aynı camiye de gitmez olmuşlar. Öbür taraf kendisine yeni bir cami yaptırmış. Kahveler ayrı, dükkânlar ayrı, camiler ayrı.

Bir gün otururken "Allahuekber" diye ses gelmiş kahveye. Adam "hele git bak bizim camiden mi okunuyor". Kahveci çıkmış gelmiş, evet bizim camiden demiş. Adam "Aziz Allah şefaat ya Resulullah" demiş.

Suni gündemlerle geçici şöhretin kurbanı olan spiker ile uzun yıllar esnaf arkadaşları peşinden koşturan zatın tavrı buna benziyor.

Bizim söylediğimiz en doğru şeylere bile eğer kendilerinden gelmiyorsa aynı yukarıdaki tavrı sergiliyorlar.

Halıcının kazandığı helal paranın teminatı; akşam eve giderken elbisesindeki ter izi ve tenindeki hafif ter kokusudur.

Hayırlı işler, bereketli kazançlar dilerim.

Kurban bayramınız mübarek olsun.