Türk Dil Kurumunda “Değer Vermek” bir şeyin karşılığını hak edilen ölçüde vermek şeklinde ifade edilir. Buna göre değer vermek deyimi, aslında soyut bir kavramdır.

Kişinin kendine, başkasına veya herhangi bir canlıya; eşyaya verdiği somut ve soyut önemi ifade etmek şeklinde tanımlanabilir.  

İnsanlar hem sevdiklerine güzel sözler söylemek ister hem de bu konuda yaşanan bazı hayal kırıklarını anlatmak ister.

İşte böyle durumlarda değer vermek ile ilgili sözler pek çok insanın çevresindeki insanlara müspet dönüş yapmasını sağlar. Amacınıza bağlı olarak kullanacağınız güzel sözler, karşılamalar, ağırlamalar, en nadide yerleri gösterebiliyor olmalar, hep karşıdakinin değeriyle alakalıdır.

Sektördeki biri gecesini gündüzüne katarak hatta yıllarını vererek şahsi çıkarı için değil toplumun faydalanacağı değerleri gelecek nesillere rehber olarak ortaya koyduğu halde, değersiz hale getiriliyorsa ve de maddi değeri bir kenara bırakalım; manevi değeri çok büyük olan metal, cam, kağıt; her hangi bir ödül fazla görülüyorsa; burada ahde vefa diye bir şeyden bahsedemeyiz.

Bunlar herhangi bir adres, kurum, bir oluşum içinde hareket edenler için değil; herkes için geçerlidir. Kesinlikle adrese dayalıda olamaz!

Değer vermekle ile ilgili yıllardır siyaset dahil büyük stk’larda da aktif görev almam hasebiyle tecrübelerim şunu gösterdi ki, değmiyor! Bazen uğruna yorulduklarımız hata yapıyor.

Kendinizi defalarca kıran birisine neden beni üzüyorsun diye sormayın. Neden hala izin veriyorum diye kendinize sorun.  

İnsan en büyük hatayı, birisine gereğinden fazla değer verdiği zaman yapar.

Belki de ihtiyacımız olan tek şey değer verince değişmeyen insanlardır, kim bilir.  

Bazen çok değer verdiklerin seni pişman da edebiliyor, terkte edebiliyor. Onun için hiçbir kimseye hak ettiğinden fazla değer vermiyorum. Verdiğim zaman onu kaybetmekle kalmıyorum, kendimi de mahvediyorum! Vazgeçebileceğim hiçbir şeye kıymet vermiyorum. Oysa ben değer verdiğim şeylere, gözüm gibi bakar yüreğimde taşırım!

Ben artık değer verince değişmeyen insanlarla muhatap olmak istiyorum. Mesela ben günleri saymaktan ziyade, sayılmaya; değerli günlerde yaşamaya çalışıyorum. Benim stilim bu.

Başarılı biri olmaya değil, değerli biri olmaya çalışıyorum! Çünkü başarı beni egoya taşıyor, sevgi ise bana değer katıyor.

Benim düşüncem de değerli bir şeye ulaşmanın kestirme yolu yoktur. Alın terini baz alırım.

Benim felsefemde mesafeyi korunur. Korunur ki ne haddimi aşayım ne de canım sıkılsın!

İnsan kendi değerleri için yaşayabilirse değerine değer katmış olur. Yıllardır zaman zaman düşünüyorum da ne çok değer vermişim değersizlere, değer verdiğim birisi beni kırınca asla unutamam! İnancım gereği dargın da olamam!

Verilen şey geri alınmaz diyorlar da bazen verdiğim değeri geri alasım geliyor! Artık şunu anladım, insanlara hak ettikleri kadar değil, taşıyabildikleri kadar değer verileceğini.

Dip not olarak ekleyeyim: yaşadıklarım, karşılaştıklarım, edindiğim tecrübelerim, bana değer verip, vermemenin artılarını eksilerini öğretti. Daha da öğretecek.

Rabbim neylerse güzel eyler.