Değerli Meslektaşlarım,

Bu yazım sektörümüz için hayati önem taşıyan iş güvenliği hakkında olacak. Bilinmesinde fayda var dünyada parayla satın alamayacağınız tek şey tecrübedir. 43 yıllık işletme hayatımda en çok önem verdiğim konu iş güvenliğidir. Bu tedbirler sayesinde rabbime şükürler olsun bir menfi olayla karşılaşmadık. Bazen bir meslektaşımı ziyaret ettiğim zaman ilk olarak o iş yerinin iş güvenliğine bakmaktayım. Zaman zaman öyle bir panoramayla karşılaşıyorum ki her şey sanki pamuk ipliğine bağlı durumda. Hal böyleyken iş yeri yangınları, iş kazaları yaşanıyor. Bu işletmelerde ne iş güvenliği ne de çalışanların ve iş yerinin sigortası var. Yılların birikimi bir anda gittiği gibi maddi manevi çok büyük bir bedelle karşı karşıya kalınıyor.

Oysaki PHTYD olarak en çok iş güvenliği eğitimine önem vermiş bulunmaktayız. PHTYD sektörümüz için bu konunun uzmanlarıyla detaylı olarak yaptığı çalışma neticesinde iş güvenliği standardımızı “nihai olmamak” kaydıyla sizlerle paylaşmak istiyorum.

İş sağlığı ve güvenliği bilimsel bir sistem olmakla birlikte bir kültürdür.

İş güvenliğinde olay olduktan sonra önlem almak yerine olaylar meydana gelmeden önce riskleri belirleyip analiz edip önlemleri almak mantığı ile yani proaktif yaklaşım ile çalışmaktadır. Bu nedenle aslında işletmeyi kurduktan sonra değil de işletmeyi kurmadan önce hatta proje aşamasında risk ve tehlikeler ön görülüp proje düzenlenmelidir. Kısacası işyeri oluşum-kurulum aşamasında iş güvenliği kural ve önlemlerine uygun yapılırsa, faaliyete geçmiş işyerinde sonradan yapılan düzenlemeye oranla kat ve kat zaman, iş gücü ve maliyetten kar sağlamış olunur.

Dünyada her 3 dakikada bir iş kazası meydana geliyorsa, her 90 dakikada biri sakat kalıyorsa ve her 4 saatte biri iş kazası sebebi ile ölüyorsa iş güvenliği önemlidir.

İş güvenliğinin amacı öncelikle çalışanların sağlık ve güvenliğinin Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 56. Maddesindeki “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.” İbaresi kapsamında koruma altına alınması içindir. Çalışanların sağlığının yerinde olması ve güvenli bir şekilde çalışması ile üretim de üretim devamlılığı ve verimliliği sağlanır.

İş güvenliğinin sağlanması ve devamlılığının korunması için devlet, işveren ve işçi yükümlülükleri mevzuatlar kapsamında açıkça belirtilmiştir. Bu mevzuatlardan bazıları 4857 sayılı İş Kanunu, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, İLO Sözleşmeleri, Yönetmelikler, Standartlardır. Devletin yükümlülüğü yasa oluşturmak, yasalara uyulup uyulmadığını kontrol etmek (iş müfettişleri ile) ve gerekli alt yapıları oluşturmaktır. İşverenlerin sorumlulukları ki en büyük sorumluluklara sahip olanlardır, iş yeri ile alakalı olabilecek tüm risk ve tehlikeleri önceden belirleyip bu riskleri ya ortadan kaldırmalı ya da minimal düzeyde tutmaya çalışmalıdır. Çalışanlara eğitimler vermeli, güncel teknolojiyi takip ederek daha güvenli çalışma biçimi oluşturup ekipmanlarını güncellemelidir. Çalışanların iş yerinde uyacağı kural ve talimatları oluşturmalı ve bunlara uyulup uyulmadığını kontrol etmelidir. İşçiye işi verirken işin işçiye uygun olup olmadığını göz önünde bulundurmalıdır. Çalışanlara yapılan işe göre uygun kişisel koruyucu donanım (KKD) sağlamalıdır. Çalışanların iş güvenliği kapsamındaki yükümlülükleri ise mevzuata ve işveren tarafından belirlenen kural ve talimatlara uygun şekilde çalışmakla birlikte verilen KKD’leri kullanmaktır.

İş güvenliği işletme sınırları içerisine giren ziyaretçi, müşteri de dahil olmak üzere herkesi kapsamaktadır.

İş kazalarının %98’lik kısmı direkt ya da dolaylı olarak insan kaynaklı olup önlenebilirdir. Geriye kalan %2’lik kısım ise öngürülemeyen doğal afetler gibi olaylardır. Bu %98’lik kısmın %88’ini direkt olarak insan davranışı oluşturmaktadır (bana bir şey olmazcılık, tecrübesizlik, KKD kullanmamak, ihmalkarlık, acelecilik, yetkisiz iş yapmak gibi) %10’u da dolaylı olarak insan kaynaklıdır (makinelerin bakımsızlığı, çalışma ortamının aşırı sıcak, soğuk, havasız, rüzgarlı olması, zeminin bozuk yada kaygan olması, KKDlerin yıpranmış olması, çalışma alanının düzensiz ve dağınık olması gibi)

İş kazası olması durumunda iş gücüne ve ekonomiye görünen ve görünmeyen etkileri vardır. Bunlardan görünen etkileri

  • Makine teçhizat hasarı

  • Tazminat ödemeleri

  • İlk yardım masrafları

  • Doktor, ilaç ve tedavi masrafları

  • Sosyal yardım ödenekleri

Görünmeyen etkileri ise;

  • Kaybolan iş günü

  • Kaybolan iş gücü

  • Üretim kayıpları

  • Toplumun uğradığı zararlar

  • İşletmenin güvenilirliğinin azalması

İşletmelerin havalarının temiz ve düzenli bir hava akımına sahip olması, çalışma koşullarına uygun iklimlendirme sistemine sahip olması, makinelerin düzenli aralıklarla bakımının yapılması gerekmektedir. Yetkili birimler tarafından makineler, elektrik tesisatı (Makine Müh.; Elektrik Müh.) yıllık periyodik olarak muayene edilip kullanım onayının alınması gerekmektedir.

Çalışanlara İş Güvenliği ile ilgili eğitimleri düzenli olarak verilmeli ve yine düzenli olarak sağlık taraması yapılmalıdır.

Herhangi bir acil durumda çalışanlara ne yapması gerektiği eğitimi verilmeli ve işletmede uygun acil çıkış yolları ile acil toplanma alanları sağlanmalıdır.

İşyerinde yapılan işe göre kullanılacak ekipmanlar, kimyasallar hakkında bilgi verilmeli, iş sırasında uyulup uyulmadığı kontrol edilmelidir.

İşçilere KKDleri nerede nasıl kullanılacağı ve kullanmazsa başlarına ne gibi olaylar geleceği bilgisi verilmelidir.

Kazaların yanı sıra “ramak kala olayı” olarak tanımlanan kıl payı kurtulma olayı iş güvenliği için çok önemlidir. Her ne kadar ramak kala olayında insana ya da işyerindeki makine teçhizata zarar gelmemiş olsa da bu bir daha aynı olay olduğunda zarar olmayacağı anlamına gelmez. Örneğin Heinrich’in ramak kala piramidinde istatistiksel olarak açıkladığı gibi aynı olayın 330 kez tekrarlanması sırasında 300 tane ramak kala olayı, 29 tane hafif yaralanmalı kaza, 1 tane de ağır yaralanma ya da ölümlü kaza meydana gelmektedir. Günlük yaşantımızda olayın ramak kala mı yoksa büyük kaza mı olacağını önceden bilemeyiz. Bunu için daha önce proaktif yaklaşım sırasında gözden kaçan ya da sekonder etki olarak ortaya çıkan durumlar sonucu meydana gelen ramak kala olayları ve olayın zamanı işyerinde “Ramak kala” panosuna işlenmeli ve gerekli önlemler alınmalıdır. Kısaca iş yerindeki işleyiş mekanizmasını dişli çarklar sistemi olarak düşünürsek büyük olaylar çark sisteminin tamamen bozulmasını, ramak kala olayı ise çark sistemindeki çarklardan birinin dişinin kırılması ve sistemi sarsıntıya sokmasıdır.

Heinrich piramidi

İş güvenliğinin tam olamaması devlet denetiminin yetersizliği, işverenler tarafından önemsenmemesi, ekstra gider-maliyet olarak görülmesi, bilinçsizlik ya da eski alışkanlıkların süre gelmesidir. Bu nedenlerledir ki günümüzde iş güvenliği emeklemekten ayağa kalkma evresindedir. Bundan 2 3 nesil sonunda bilinç artıp, eski alışkanlıklar yeni sistemler ile güncellenerek iş güvenliği kültürü tam anlamıyla oluşacaktır.

Halı yıkama işletmelerinde bilindiği üzere birçok risk ve tehlike söz konusudur.

İşletmenin nizamiye kapısından başlayıp, en son hizmete kadar olan süreçte dikkat edilmesi gerekenlerden bahsetmek gerekirse,

  • Bahçe kapısı genişliği uygun boyutlarda ve açılıp kapanması sırasında risk etmeni olmaması gerekmektedir. Acil bir durum için mümkünse kapının dışarı açılması gerekmektedir.

  • Bahçe zeminin düzgün olmalı, araç park yerlerinin belirtilmiş olması, bahçe içerisinde araçların hızlarının maksimum 20 Km/saat olmalıdır.

  • Bina çatısı ve çevresinde rüzgar ve diğer dış etmenler ile aşağı düşebilecek herhangi bir cisim bulunmamalıdır.

  • Bahçe içerisinde uygun bir Acil Toplanma Alanı bulunmalıdır.

  • Kullanılacak olan kompresör bina dışında ve kompresörün çevresi kapatılmalı ve yetkisiz kişilerin buraya girmemesi gerektiğini bildirir uyarıcılar bulunmalıdır. Kompresörler, her yıl Akredite bir Makine Mühendisi tarafından “periyodik muayenesi” yapılmalıdır.

  • İşletmeye gerekirse yıldırımdan korunması için paratoner takılmalı ve her yıl periyodik olarak muayenesi yapılmalıdır.

  • İşletmenin elektrik tesisatı ve topraklaması her yıl akredite bir elektrik mühendisi tarafından periyodik muayenesi yapılmalıdır.

  • Elektrik ile çalışan cihazların yıllık periyodik topraklama ölçümleri yaptırılmalıdır.

  • Jeneratör bulunması dahilinde gerekli bakımlarla birlikte periyodik muayenesi yaptırılmalıdır.

  • Elektrik panolarında uygun kaçak akım rölesi bulunmalı ve düzenli aralıklar ile test edilmelidir. Elektrik panolarının kapakları (metal kapaklarda) topraklama bulunmalıdır.

  • Elektrik panolarının içine herhangi bir malzeme konulmamalı, pano altında yalıtkan paspas konulmalıdır. Elektrik panolarına ulaşımı engelleyecek hiçbir şey bulunmamalıdır.

  • Kullanılan hidroforda basınç tahliye valfi bulunmalıdır. Ayrıca her yıl akredite bir makine mühendisi tarafından periyodik muayenesi yapılmalıdır.

  • Kaygan zeminler mümkün olduğunca kuru tutulmalı ve o bölgede kaygan zemin olduğunu belirten uyarı levhası asılmalıdır.

  • Yıkama, yükleme, yük indirme gibi alanlar belirtilmelidir. Bu alanlara yetkili haricinde kimse girmemelidir.

  • Bina izolasyonunun uygun olması gerekmektedir.

  • Mümkün olduğunca zeminde takılma, denge kaybı vb. durumlara yol açabilecek kot farkı bulunmaması gerekmektedir.

  • Makine- cihaz yerleşimi planlı bir şekilde yapılmalı, herhangi bir tehlikeye yol açmamalıdır.

  • Makine ve cihazlarda topraklama bağlantısı yapılmalı ve her yıl periyodik olarak muayene ettirilmelidir.

  • Su ve elektrik birlikte olduğu için yerde elektrik kablosu olmamalıdır. Mümkünse tavandan geçmelidir.

  • Fırçalı halı yıkama makinesinin elektrik kablosu yukarıdan tel ya da hareketli bir kol yardımı ile tavandan hareketi engellemeyecek şekilde yapılması uygundur.

  • Yıkama yapılan bölgenin zemininde kayganlığı önleyici tedbirler alınmalıdır.

  • Merdivenlerde kaydırmaz bant ve tırabzanları –korkulukları 110 cm yüksekliğe ulaşmalı ve sağlam malzemelerden yapılmalıdır.

  • Aydınlatmanın yeterli olması gerekmektedir. Nemli alanlardaki aydınlatma armatürleri içlerine nem almayacak özellikte olmalıdır.

  • Bina içi hava kalitesi yüksek olmalıdır. Gerekirse ortam ölçümleri yaptırılıp hava kalitesi, akımı ve ortam ısısı için uygun iklimlendirme ve havalandırma sistemleri kurulmalıdır.

  • Kullanılan kimyasallar (deterjan, temizleme kimyasalları) merdiven altı üretim olmayan, resmi kurum ya da kuruluşlarca üretilmiş, kimyasallar ile birlikte malzeme bilgi formu (MSDS) ibraz edilenleri kullanmak gerekmektedir. Ayrıca bu kimyasalların insana ve doğaya zararının olmaması ve yıkanan halı vb. ’de kalıntı bırakmaması gerekmektedir.

  • Çalışan personellere gerekli her türlü eğitim verilmeli-verdirilmelidir. Çalışanların işe girişinde ve yıllık olarak İşyeri hekimi rehberliğinde sağlık kontrolleri yaptırılmalıdır.

  • Yıkama yapan personellere eldiven (gerekirse asit eldiveni), su geçirmez önlük ya da tulum, gözlük, kömürlü maske temin edilmelidir. Bu kişisel koruyucu donanımlar personellere “KKD Zimmet Formu” imzalatılarak teslim edilmeli ve personelin bu KKD’leri kullanması teşvik edilmelidir. Aynı şekilde tozlu ortamda çalışacak-çalışan personele de toz maskesi temin edilmelidir.

  • İşletmede bekleyen halılara devrilmesi-yıkılmasını engelleyecek önlemler alınmadır.

  • İşe alınan yeni personele yapacağı iş ile ilgili oryantasyon eğitimi verilmelidir.

  • İşletmede asansör- vinç vb. kullanılıyorsa yıllık olarak akredite makine mühendisi tarafından periyodik muayenesi yaptırılmalıdır.

  • Toz çırpma alanlarında havalandırmanın yanı sıra toz emme sistemi de bulunmalıdır

  • Yıkama alanlarında su giderlerinin uygun olması ve alanda su birikimine neden olmaması gerekmektedir.

  • Atık sular mümkünse kimyasal malzemelerden dolayı filtrelenip kanalizasyona öyle iletilmelidir.

  • Çalışanların yetki haricinde bir iş yapmaması sağlanmalıdır. Örn. Elektrik ile ilgili her türlü işi sadece elektrikçiye yaptırtmak gerekmektedir.

  • Bina içi ve çevresinde uygun sayı ve özellikte yangın söndürme cihazı-sistemi temin edilmelidir. Eğer yangın söndürme tüpü kullanılırsa bu tüpler yerden 90 cm yüksekliğe asılmalıdır. Bu yangın söndürme sistemlerinin-cihazlarının her birinin bulunduğu yeri gösteren fosforlu işaretler-levhalar konulmalıdır. Ayrıca bunlara ulaşımı engelleyecek herhangi bir engel bulunmamalıdır.

  • Yangın söndürme sistemleri-cihazları yetkili birimlere kontrol ettirilmelidir.

  • Bina içi ve çevresinde acil durumlarda acil toplanma alanına ulaşmayı sağlayacak yol gösterici levha-işaret ve aydınlatmalar bulunmalıdır.

  • Yürüyüş yolları, çalışma sahası sürekli temiz ve düzenli tutulmalıdır.

  • Araçlar acil durumlara karşı önü çıkış kapısına bakacak şekilde park edilmelidir.

  • Servis ve sevkiyatta kullanılan araçların bakımları, trafik sigortaları tam olmalıdır.

  • Araç kullanıcıları bu işe yetkin olmalı ve bunu resmi olarak beyan etmelidir.

  • Araçlara yükleme yapılırken malzeme düzgün yüklenmeli ve yükün devrilmesi, hareket etmesi engellenmelidir.

  • Trafik kurallarına uyulmalıdır.

  • Ofislerde hava kalitesi ve sıcaklığı uygun olmalıdır.

  • Ekranlı araçlarla (bilgisayar gibi) çalışanlar için ergonomik klavye, fare ve monitör temin edilmelidir.

  • Sandalye ve masa yüksekliği gibi ergonomi kurallarına uyulmalıdır.

  • Ofis çalışanları 8 10 dakika ara ile ekrandan gözlerini uzaklaştırmalı, boyun ve kollarını esnetmelidir. Her 30-45 dakikada bir de ayağa kalkarak hareket etmeleri gerekmektedir.

  • Vinç vb. ile kaldırılan yüklerin altından geçilmemelidir.

  • Eğer dışarıdan bir hizmet alınacaksa, hizmet alınan işletmeden iş güvenliği evrakları talep edilmelidir.